Suriye Ekonomi Bakanı Muhammed Halil ‘Sputnik Arapçası’e beyanında Sam’ile ilgili Amerika Birleşik Devletleriengelleyici ekonomik yaptırımlar(Sezar Yaptırımlar Yasası), aynı zamanda bu mekanizmalar ülke için hala geçerlidir. ekonomibüyük maliyetleri de beraberinde getiriyor hacim olarakçalışmalara erişilebilirlik olumsuzBunun kendisini etkilediğini belirtti.
Halil, “Suriye, çatışmaların başlamasından önce en az dış kredi kullanan 10 ülkeden biriydi. Oldukça güçlü bir ekonomimiz vardı. Ancak artık savaş altyapının ve ekonominin çoğunu yok ettiği ve dışarıdan yardıma ihtiyacımız olduğu için ABD, Sezar Yasası adındaki yasaklayıcı ekonomik yaptırımları uygulamaya koydu. Bu nedenle Batı ve dolar ile bağlantısı olan birçok ülke bizimle iş birliği yapamıyor” dedi.dedi ve şöyle devam etti:
“Aynı sebepten ötürü Suriye ekonomisi, çok ihtiyaç duyduğu yabancı yatırımı çekme konusunda hâlâ büyük zorluklarla karşı karşıya. Bu nedenle gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) göstergeleri hiç artmıyor ve durgunluğa neden oluyor.”
Suriye bakanı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak ‘Sezar Yasası’nın yürürlüğe girmesinden birkaç yıl sonra yaptırımları atlatacak mekanizmalar geliştirebildik. Ancak bu mekanizmalar mükemmel değil, ekonomik maliyetler halen devam ediyor ve bu durum hem sıradan Suriyelilerin eserlere erişimini hem de satın alma güçlerini olumsuz etkiliyor. Ekonominin yaptırımlara en duyarlı kollarından biri de petrol sektörüdür. Savaştan önce Suriye günde 385 bin varilin üzerinde petrol üretiyordu; bunun bir kısmı Suriye’nin iç tüketiminde kullanılıyordu, fazlası ise dolar karşılığında ihraç ediliyordu. Birçok petrol sahasının devletin kontrolü dışında olduğu dikkate alındığında devlet günde ancak 17-18 bin varil petrol üretebilmektedir. “Bu miktar yurt içi ihtiyaçları karşılamaya bile yetmiyor ve yaptırımlar nedeniyle petrol satın almak zorlaştı.”
