DİSK-AR: ‘Enflasyon hala çok yüksek, fiyat artışları devam ediyor’

Türkiye Devrimci Emekçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi, (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan nisan ayı enflasyon bilgilerine ait raporunu açıkladı. 

Raporda, enflasyondaki artış suratında baz tesiri nedeniyle bir yavaşlama gözlense de fiyatların artmaya devam ettiği, bu durumun bilhassa dar gelirli kesitleri derinden etkilediği belirtilerek, “Fiyat artış suratının düşmesi, fiyatların düştüğü manasına gelmiyor” denildi.

Gıda fiyatlarının, genel ortalamaya nazaran çok daha süratli arttığı, bu durumun bilhassa gelirinin büyük kısmını besine harcayan düşük gelir kümelerini daha fazla etkilediği belirtilen raporda, “TÜİK, milletlerarası kuruluşların yaptığı üzere halkın hissettiği/algıladığı enflasyon oranı ve beklenen enflasyonu da elinde hazır bulunan bilgileri işleyerek, yeni bir data olarak yayımlamalıdır. TÜİK ayrıyeten gelir kümelerine nazaran enflasyon farklılaşmasını da açıklamalıdır” değerlendirmesi yapıldı.

”HİSSEDİLEN ENFLASYON RESMİ BİLGİLERİN ÇOK ÜZERİNDE”

TÜİK’in husus sepeti fiyatlarını açıklamayı Haziran 2022’den bu yana durdurduğu belirtilen raporda, resmi enflasyon datalarına yönelik itimat problemine dikkat çekildi. Raporda, “TÜİK’in şaibeli enflasyon bilgilerine nazaran bile Türkiye’de enflasyon yüksek seyretmeye devam ediyor” denildi.

2023 yılında hissedilen enflasyonun, açıklanan resmi enflasyonun yaklaşık iki katı olduğu belirtilen raporda, TÜİK’in aylık olarak gerçekleştirdiği Tüketici Eğilim Anketi’nden elde ettiği “hissedilen ve beklenen enflasyon” datalarını kamuoyuyla paylaşması gerektiği söz edildi. Raporda, yıllık enflasyon ile 12 aylık ortalamalara nazaran hesaplanan enflasyon oranı ortasındaki farkın giderek açıldığına dikkat çekildi.

Temmuz 2024’e kadar ortalamalara nazaran enflasyon oranının, yıllık enflasyonun üzerindeyken, Nisan 2025 prestijiyle yıllık enflasyonun 10,9 puan gerisine düştüğü aktarılan raporda, “Enflasyonla gayret, sırf sayılarla değil; gelir dağılımındaki adaletsizlikle, fiyat artışlarından en çok etkilenen kesitlerin korunmasıyla mümkündür” sözlerine yer verdi.